27 Ekim 2009 Salı

Looking For Eric

İzlemek için doğru an'ı bekliyordum. Bazen yaparım bunu, hele öncesindeki olumlu yorumların yanında film, benim için  Guy Ritchie, Shane Meadows'la birlikte mahşerin 3 britanyalısından Ken Loach ait olunca bu doğru anı bekleme saplantısı tavan yaptı.

Hatta itiraf edeyim, güya Fenerbahçe'yi Kadıköy'de morartıktan sonra yorumları, televizyonu, her şeyi ertesi güne bırakıp Looking For Eric'i izleyecektim o keyifle. Olmadı tabii.. Hesapta her şey 4/4'lük olunca izleyeceğim bir keyif filmi olacaktı.. Uzatmayayım, maçın skıntısından içim içimi yerken bir an film de, ken loach da, cantona da gözümde anlamını yitirdi ve şöyle bi bakayım dedim en son. Ve bittikten sonra anladım ki; izlemek için bundan daha doğru bir an istesem de seçemezmişim.  

Spoiler vermeden film anlatma işini de hiç beceremiyorum. Bu yüzden filmin yerine, Eric Cantona'nın neden bir ilham kaynağı olduğundan bahsetmek istiyorum. Eminim tekmeyi bilmyen yoktur ama sonrasındaki basın toplantısını bilmeyenler vardır.

Tarih 26 haziran 1995, United deplasmanda Crystal Palace ile oynuyor ve Cantona, defans oyuncusu Richard Shaw'u formasından çekip, hafifte bir tekme savurup oyundan atılır. Sonrasında da tribunlerden kendine küfür eden Palace taraftarı Matthew Simmons'a o ünlü Kung Fu tekmesini savurur.

Ve ardından basın toplantısı.. Eric The King, hadisenin iç yüzünü, neden bu kadar sinirlendiğini ve bunun gibi detayları öğrenme umuduyla gelen onlarca martının karşısına geçer,  " Martıların balıkçı gemilerini takip etmesinin nedeni, sardalyelerin denize atılacağını düşünmeleridir.. Çok teşekkürler"  der ve kendisiyle aynı masada oturan 5 adamı "napıyo lan bu " bakışları arasında orada bırakır ve kahkahalar eşliğinde salonu terk eder.

Hiç yorum yok: