16 Mayıs 2009 Cumartesi

Marko Paşa Reloaded


Kuşak itibarı ile bir çoğumuz CM'lerin FM'lerin çocuklarıyız. Ne camialar gördük, ne başkanları soyunma odasına almadık, ne Lincoln'ler küstürdük. Aramızdan kafayı sıyıran da çok olmadı değil. Az değil tam 2,5 sene boyunca beşiktaşlı bi dostun " abi kennedy bakırcıoğlu süper adam " diyip de, kel olduğu gerçeğini bir futbol mundial akşamında öğrenmesine tanık olmuşluğum vardır. Neyse CM jenarasyonu başlı başına ayrı post konusudur.

20 yaşında özel seyirci sahibi olma gibi bi ayrıcalığı kaç topçu yaşamıştır bilmem ama ben her haftasonu Kanal 24'te Borussia Mönchengladbach maçları kovalıyorum bu delikanlının sayesinde. Zaten suratına dahi baktığınızda o ele avuca sığmayan, süratli ve teknik adamlardan olduğunu belli ediyo hınzır. Benzerlerinden farkı yaşına göre oyun bilgisi üst düzeyde, genelde sol kanatta oynamasına rağmen Messi, Ribery seviyesinde sahayı kullanma becerisine sahip.

2008 öncesi Joachim Löw tarafından aday kadroya seçilmiş fakat sonrasında kadrodan çıkartılmıştı. Bu sene 31 maçta 4 golü, en az 10 tane de al da at demişliği var. Hani transfer piyasasında artık gerçekten Xabi Alonso'ların adı ciddi ciddi geçiyorken, As Roma'nın talip olduğu adamı Galatasaray alabiliyorken, Yaşı başı ne olursa olsun 2008'in Pichichi'si 2009'da ligimizde forma giyebiliyorken Marko Marin'i bu lige tranfer edebilmek çok da uzak bi hayal olmasa gerek.

Bestesi de hazır ;

Bizim marko, marin marin

Çok da pis kodu, demin

Ne olacak şimdi halin

Bizim marko marko, marin

(Kanye West - İt's amazin )


Hiç yorum yok: